Kayıtlar

Ocak, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

yetmiş iki

hayal kurabildiğim için bana deli dediler. İlk başlarda sineye çekebiliyordum bu rütubetli duvarla yaşamayı. ben hayal ediyorum daha bir yaşamı. beni buraya attılar, ben atılmaktan onur duydum. deliler hep onur duyar demişti bana. ben olmadığım durumlara sokuyordum kendimi hayallerimde. asla olamayacağım durumlara. insan yetmiş şey yaşasa, yetmiş birinci şeye ulaşamadığı için yetmiş kez kafasını duvarlara vurur. şu kara boşluğa atmak ister bazen. ben insan türünden olmama rağmen asla anlamayı algılayamadım. hayal kuramadığım için bana köle dediler. insan doğar ve belli bir zamana dek kendi kararlarını alır. ancak konuşmayı başardıktan sonra insan, ilk çocukken köle olur. bize söylenenleri yerine getiririz. ve köleyken insan, işte o insan ölene dek çocukluğundaki zamanları anımsar. siz buna yaşam koşulları diyorsunuz, ben diyemem. kusura bakmayın ama ben düzeni tanımıyorum. bir milyon insan bir alana toplansa ve hep bir ağızdan özgürlük diye bağırsa. ne uzun boylu adamlar, ne de bıç